Bir insan düşünün lise 2 ve hiç kitap okumaz.Sonra arkadaşının zoruyla yolu okul kütüphanesine düşer.Sonra uğrak yerlerinden biri olur çıkar o okul kütüphanesi :)
O okul kütüphanesi sayesinde tanıştım Açlık Oyunları serisiyle,okuduğum ilk seri ve hala en beğendiğim serilerden biri.
İlk kitabı bitirdiğimde gözlerimi pörtletmekten,yuvalarından çıkacaklarını sandım.Hayatımda ilk defa bir kitap beni bukadar etkilemişti.
Ertesi gün okulda hemen kütüphaneye koşup Ateşi Yakalamak
Aynı gün geceyarısı kitap bittiğinde son sayfayı belki 10 defa okudum.İlk defa bir kitabı bitirdikten sonra koklamış ve bağrıma basmıştım.
Kafamdan inanılmaz düşünceler geçiyordu,3.kitabı olduğunu bilmiyordum.Ama o sonla var olması gerekiyordu tabi.O gece saatlerceKatniss ve Peeta'yı düşündüm,gözlerimi tavana dikmiş bir halde.
İlk defa çıkmasını deli gibi beklediğim kitap Alaycı Kuş'tu.
Sonrada filmleri derken benim kafa gitti zaten seriye dil uzatanın dili koparıp eline veriyorum.
Şimdide son filmi izledim seriye veda ediyorum.Sanki arkadaşıma veda ediyormuş gibi hissettim.
Genel yargının aksine ilk film inanılmaz etkiledi beni.Açlık oyunları aşkım harlanmıştı :D
Geçen filmide çok beğenmiştim neredeyse kitabın aynısını çekmişlerdi filme ufak ayrıntılar dışında.
Bir önceki filmin yorumu için buraya alalım.
Son filmi yenisi çekilmeyecek bitti artık düşünceleriyle izlediğim için diyecek lafım yok filme.
Ama her şeyini çok beğendim.Ölümleri çok dramatikleştirmeden kaç kıçını kurtar mantığını iyi benimsetmişler karakterlere.Ben kaçmayı unuturdum herhalde.
Sonuyla çok dalga geçti insanlar filmden çıkarken.Yapmayın halbuki çok güzel konuştu katniss.Ve o sonun 2009 yılına göre klişe olduğunu sanmıyorum.Filmi için kalkıp yeni bir son yazılmazdı demi.
Herşey için teşekkürler Katniss,Rue,Prim,Johanna,Finnick,Crassida,Effie ve diğerleri.
Ve tabiki Suzanne Collins..
Çok özleyeceğğğğğm.
